Unutmak ister miydiniz her şeyi? Tüm yaşadıklarınızı, benliğinizi, hislerinizi… Belki de aklınıza Eternal Sunshine of the Spotless Mind geldi bile kim bilir? Ama kim olduğunu bile bulamayan onca insan varken birini unutmak ile bütünü unutmayı kıyaslayabilir miyiz? 
Aslında unutmak esastır; çünkü beynimiz hafızayı bilgiyi korumak için değil de sağlıklı kararlar almak için kullanır ama bir nehir düşünün ki girdiğiniz anda her şeyi unutuyorsunuz. Bir yandan korkutucu gözüken diğer yandan da insanın bir şekilde aklında acaba hissi uyandıran nehir; Lethe Nehri, Yunan mitolojisinde yeraltı dünyasında akan bir nehirdir ve bu nehrin suyundan içen ölülerin ruhları dünyada yaşadıkları ne var ise unuturlar.
Zaman zaman hepimiz keşkelerin ardına sığınabiliyoruz. Bunu böyle yapmasaydım, ona bunu söylemeseydim, keşke o anı yaşamasaydım. Belki de yaşamamış saydığımız birçok anımızı isteyerek ya da istemeden çok kez unutmuşuzdur. Hatta mutlu olduğumuz anlarımızı bile… Ama aslında o anlar değil midir ki kendimizi inşa eden? Bilemiyoruz… Peki hatırınızdaki tüm kötü anları yok etme fikri cazip değil mi? Belki… Ama tüm anılarınızı, kendinizi, etrafınızı, bildiklerinizi hatta bilmediklerinizi unutma fikri yani yeniden var olmak ya da yok olmak mı demeliyim? Bir an düşününce çok korkunç gelebiliyor, diğer yandan da garip bir şekilde sizi öyle olsaydı diye düşünmeye çekebiliyor. Sanki Lethe Nehri’nin kıyısındaymışız da nehre girip girmeme kararını verecekmişiz gibi. 
Lethe ise herkese nehre girme hakkını yalnızca bir kez tanırmış. Yani nehre girme kararını verdikten sonra en önemli karar da nehre ne zaman gireceğinin kararını vermekmiş. Çünkü nehir aslında herkese unutma hakkını tanımazmış. Yalnızca boğulmaktan korkmayanlar bu hakka erişebilir aynı zamanda istedikleri hayatı yaşayabilirmiş. Yani eğer boğulmaktan korkarsanız ölme ihtimaliniz mümkünmüş. 
Bize psikolojik bir iç savaş kazandıran Lethe, hem mitolojik eserlerde hem de edebi eserlerde unutkanlık anlamıyla yer almaktadır. Aynı zamanda Mert Fırat ve Melisa Sözer’in başrollerini paylaştığı Bir Varmış Bir Yokmuş filminde de Unutuş Nehri Lethe’nin hikayesinin bir kısmına rastlayabilirsiniz.
merhaba değerli telgıraf ailesi, Yazı hakkında dÜşüncelerimi beliRtmeden önce bu gÜzel oluşum için Tebrik ederiM sizlEri. Ben bir yazı oKurken dUygusal olaRak çok bir şey hissetmem ama bU yazı beni derinden etkiLedi. Yazan arkadaşımın eline sağlık Umarım her şey gönlünüzce olur