Toplumun Acımasızlığının Kaynağı Nedir?

Toplumumuzda köpeğe iftira atanlar var.14 dakika


Bu soru artık gündemimizde olmalı. Tam bağımsızlığı için 100 yıl önce canını dişine takmış, erkek nüfusunun çoğunu savaşta kaybetmiş, yuvasını korumak için mücadele etmiş bu toplum nasıl oldu da vicdanını kaybetti? 

  1. Kültür Farklılıklarında Kontrolsüz Nüfus 

Ülkenin en büyük sorunlarından biri, kültür ve eğitim düzeyi düşük ailelerin çok sayıda , kültürlü ve eğitimli ailelerin 1 ya da hiç çocuk sahibi olmaması durumu. Kültürel ve öğrenimsel beceri kazanmamış ailelerde  çocuk :  şiddet içinde varolan, yönlendirilen algılarıyla düşünmeden kabul eden , popüler kültürün lüks anlayışında kendine borç ile sağlayabildikleriyle tatmin olan güruhların on yıllardır aynı sistemle yetişen yavrularının saygı , merhamet, vicdan, muhakeme gibi becerileri geliştirmeyi hatta şiddetsiz sevebilmeyi nesillerdir öğrenemiyor , aktaramıyor oluşu durumu.

  2. Algı yönetimiyle yönetilemeyen toplum.

Algı yönetimi aslında müthiş bir silah, doğru kullanılsa bugün cehalet dediğimiz “bilmeden bilirlik” ve “saygı noksanlığı”büyük ölçüde ortadan kaldırılabilir. Bile isteye düşünme kabiliyeti elinden alınan toplum, büyük bir saldırı altındadır aslında. Nesillerce yok ediliyor, yaşam hakkına saygı duyulmayan üçüncü dünya ülkesi vatandaşlarının yaşam tarzlarına asimile ediliyorsak bu düpedüz bir toplumsal işgalin içinde olmak oluyor. 

Farkedilmeye izin verilmeden, yönetilen bir zihin var karşımızda bir toplumun zihni. İşlerin nasıl yürüdüğünün anlatıldığı ilk ve ortaokul sistemlerinin yıkılıp, bilim ve sanattan uzaklaştırılarak kendi kültürünün yeni keşif ve eserlerini engelleyen bir eğitim sistemi. Maalesef vizyon sahibi olmayan ve misyonu ideolojik kaygıları olan, güç zehirlenmesi yaşayan büyük yöneticilerin kirli işleri. 

Bir yöneticinin seçilme şansının anlaşmalarla bağlı ve çokça borçlu olduğu ülkelerce seçilmesi de elbette boşuna değil. 

En çok izlenen yayın organlarında denetim yüksek ve evrensel yüksek algının kabul ettiği hümanist,eğlenceli, bilimsel  içerikler yayınlansa, toplumun da bu enerjiye akacağı biliniyor fakat bu yöneticilerin bireysel kazançları önünde Engel oluşturduğundan elbette kabul edilmiyor.

Kimin neye hizmet ettiğini anlamak kolay, toplumun refahının kendi refahı olacağını bilen yöneticilerle , kendi yüksek çıkarlarının öncelik olmasının toplumsal felaketlerin kapısı olacağını bilen yöneticiler: aynı insanlar. 

Özellikle bu insanların : ÇOK YAŞLI İNSANLAR olduklarını belirtmek gerek. 

Liderler çağının son jenerasyonu. Sabırla işgöremez hale geldiklerini izleyeceğiz. 70li yaşlara yaklaşmış bir bireyden liderlik değil diktatörlük beklenebilir ancak.

Çok önemli bir görevimiz var. Kendimizi iyi yetiştirmek, iyi yayınlar okumak, doğru yolda , vicdanlı yolda kalmak. 

İntihalle akademik güç kazanmış bireyler hırsızdır ve hırsız kalacaklardır. Özellikle tüm kadrolardan bu bireylerin temizlenmesi şarttır.   

    3.Şiddetten Beslenmek

Çocukluktan itibaren sistemli ve yüksek biçimde şiddete maruz kalan , köleleştirilen, hizmetlileştirilen Annelerin büyük çoğunlukla yetiştirdiği çocuklar, aynı sistemi doğru olan ve sevgi olan olarak kodluyor. Bu kodlar şiddet üreten, intikamla yaşayan, acıyla beslenen insanlardan toplumlar yaratıyor.

Eğer ben bir ülkede tüm sözün sahibi olmak isteseydim, Zekice stratejilerle yaşam hakkını da emel alan bir toplum yerine şiddetten beslenip şiddetle geçinen bir toplum yaratır , bana tehdit oluşturabilecek kimseyi yaşatmazdım ve bunun adı diktatörlük olurdu. 

Herkesi koşulsuz insan üretim merkezi görür , herkes çocuk yapsın isterdim.

Eğer toplumun refahının benim refahım olduğunu bilen bir yönetici olarak bunun için çalışsaydım: mutlaka toplum ruh sağlığı, fiziksel sağlığı ve gelişimi için her aileye ebeveynlik ehliyeti zorunluluğu getirirdim. 

Adalet sistemim gelişmiş ve yüksek denetimde olur,  adalet bütçemi , bilim ve sosyal hizmetler bütçelerimin üzerinde tutarak bilinç yayıcı spotları büyük kampanyalarla işletirdim. 

Şimdi biraz düşünelim, toplumda canilik ve yaşam hakkı ihlalleri nasıl en aza indirilir, nasıl yok edilebilir anlayabiliyor muyuz? 

Ülkemizde tramvay ve metrolarla gezen bir köpeğe iftira atıldı. Bu tarihsel bir olaydır. Büyük bir olaydır. İlkel bir toplum olup nisbeten daha güçlü ve  kendini savunabilir olanın savunmasız olanı acımasızca yok etmesi halidir. İlkeldir çünkü bu davranış erkek köpeklerin çiftleşme döneminde tehdit gördükleri yavru ya da küçük ırk erkek köpekleri yok etmek üzere saldırması haliyle aynı olaydır.

Nasıl ki küçük çocuklara saldırıp öldürüyorlar, bu da aynıdır. Benzer karakter yapıları, aynı çürümüşlük.

Çözüm mevcut, sistemde denetimi yükseltip her yöneticinin şahsi çıkar ihtimalini bitirecek yeni bir sistem eklemek. 

Teknoloji çok ileri seviyede, devletler teknolojinin tüm nimetlerinden özel olarak faydalanmayı biran önce öğrenip önce toplumu, kurtulmuş toplumla da bilinçli doğanın yanında , zulümden uzak bireyleri  yaratmalıdır. 


Beğendin mi? Arkadaşlarınla paylaş!

N.söz Uçar<span class="bp-verified-badge"></span>

0 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Choose A Format
Personality quiz
Series of questions that intends to reveal something about personality
Trivia quiz
Series of questions with right ve wrong answers that intends to check knowledge
Story
Formatted Text with Embeds ve Visuals
Video
Youtube ve Vimeo Embeds
Audio
Soundcloud or Mixcloud Embeds
Image
Photo or GIF