"Beyoğlu'nda gezerim
Gözlerimi süzmeden
Şaraplarımı içerim
Hiç doktora sormadan
Beyoğlu'nda Şarabi
Hoşgeldin Feran'ağbi
Yüreğim pek harabi
Boşver be Feran'ağbi"
Muzo gitti abi,
"dağ dağa kavuşmaz, İbrahim Muzo'ya kavuşur" demiştin. Seni bekliyor şimdi. Kapıda karşılar seni. Filmdeki gibi sarılır, gece iki duble rakı belki. Muzo'ya selam söyle ağbi.
Ferhan Şensoy gitti.
Şiirleri, kitapları, oyunları kaldı geriye hatıra. Gündeste'yi okur, Eşeğin Fikri ile ağlarız. Orta oyunculardan Ferhangi Şeyler izleriz. Var sayalım İsmail ile ağlarız.
"Piyango günler! Size çıktım" diye bir yerde karşılaşır mıyız ağbi? Bize meşhur "Degol" hikayeni anlatır mısın? En olmadı bin dokuz yüz fiiii tarihinden bahseder misin? Karşılaşır mıyız yine ses tiyatrosu önünde?
Sigara öksürük yapınca şaraptan bir yudum alıp; "Şarap gençler, şarap öksürüğü azaltır" diye seslenir misin? Yolun açık olsun Feran'ağbi.
Senden geriye kitapların, şiirlerin,filmlerin, tiyatro oyunların kaldı şimdi. Hikayelerin, sahnede duruşun hatıra kaldı.
Ferhan abi gitti.
Kavuklu, son orta oyuncu, meddah sonsuzluğa doğru yürüdü.
Yüzlerde hep o tebessümle hatırlanacak, hep o cümleleri kalacak kulaklarda. Elindeki bin dokuz yüz fiii model "bisik" ve az biraz "let" ile giderken hatırlayacağız seni. (İşler Güçler dizisi)
Işıklar içinde Feran'ağbi.
Hoşçakal…
0 Yorum