Renklerin Kokusu Olsaydı Sizce Nasıl Kokarlardı?

Renklerin Kokusu Olsaydı Sizce Nasıl Kokarlardı?

‘Renklerin Kokusu Olsaydı Sizce Nasıl Kokarlardı?’ adlı yazım için tıklayın…

Diğer ’Teknoloji’ içeriklerine ulaşmak için tıklayın…

Hiç bakmaya doyamadığımız dünyaya gözlerinizi kapatıp, her gün yürüyerek artık ezberlediğiniz yerde yürümeye çalıştınız mı? Ezberlesek bile ne kadar zor değil mi? Neredeyse her gün ışıkla uyanıp ışığın yansıması sonucu nesnelerin görsel olarak beyne göz aracılığıyla ulaşarak nesneleri algılamanın nasıl bir şey olduğu üzerinde düşündük mü? Sizce renklerin bir kokusu olsaydı nasıl kokarlardı? Masadaki elmayı gözlerimiz kapalı fark edebilseydik nasıl olurdu? 

Dünya Sağlık Örgütünün 2020 yılına dair verilerine göre dünyada 284 milyoninsan görme engelliyken Ülkemizde 8,5 milyon engelli vatandaşımızdan Dünya Sağlık Teşkilatına göre görme engellilik oranını %0,4 den fazla olarak vermektedir. 

Dünyada 8 milyon insan düzeltilmemiş kusurlar nedeniyle işlevsel olarak körlük yaşıyor. Toplam görme sayısı 284 milyon olan dünyada39 milyonu kör ve 245 milyonu da orta veya ileri derecede görme kusuru var ve mevcut olan rakamın %80’i tedavi edilebilir. Öncelikle tedavi edilebilir olanlara erken müdahale birçok hastalıkta olduğu gibi körlük için de geçerlidir. Kalıcı olarak görme engelli olanlar için de hayatı kolaylaştıran birçok teknoloji mevcut. Tabi toplumdan soyutlanmadan dünyadaki ve Türkiye’deki görme engellilerin ne kadarı bu teknolojiye ulaşabiliyor ya da ne kadarına ulaştırabiliyoruz? 

Görme kusurluların yaklaşık %65’i 50 yaşın üzerindekilere aittir. En son nüfus sayımında 15 yaş altındaki nüfusun genel nüfus oranı %30 olarak verilmiştir ve bu hesaba göre 70 milyonun 21 milyonu 15 yaşın altındadır ve 78 bin çocuk görme engellidir. Ülkemizdeki görme engelliler okuluna devam eden çocuk sayısı 10 bin civarındadır. Bu durumda binlerce görme engelli çocuğumuz temel hakkı olan eğitimden yararlanamamaktadır.

Teknolojinin gelişmişlikle bağlantısını düşünürsek eğer onlara yardım etmenin sadece onları tanımakla olmayacağını bilmeliyiz. 

Görme engelliler için hayatlarını kolaylaştıracak birçok teknolojik buluş var. Hadi biraz onları öğrenelim.

Braille Alfabesi, 6 noktanın çeşitli şekilde dizilimle, kabartma şeklinde görme engellilerin okuyup yazması için Louis Braille tarafından geliştirilmiş bir alfabedir. Birçok araç ve gereç üzerinde kabartma şeklinde basımı sayesinde dokunarak anlaşılmasını sağlar. Bugün hangi nesnenin üzerine alfabe yazılabiliyorsa, yine bu alfabenin yazılı bulunduğu araçlar vardır ki hem eğitimde hem de günlük yaşantıyı kolaylaştırır. Örneğin;  Braille Cetvel, Braille İletki, Braille Gönye, Braille Pergel Rulet, Kabartma klavyeler ve ekranlar, çeşitli seslendirme (okuma) programları, sesli kitaplar, çeşitli sesli okuma araçları, dokunsal grafikler… Aşağıda birkaç örneğini inceleyebilirsiniz.

                     Resim 1: Braille Alfabesi

                    Resim 2: Kabartma Klavye     

                                Resim 3: Optik Karakter Tanıma Sistemi

Resim 4: Konuşan Hesap Makinesi

         Bir dakikalığına dünyadaki her şeyin nasıl göründüğünü hiç bilmediğimizi düşünelim. Sizin için hiçliğin bile bir karşılığı var değil mi kafanızın içinde. Karanlığın, boşluğun bile bir görüntüsü… Biz fark etmek için çok çaba sarf etmesek de hüznün bir tadı, mutluluğun bir kokusu, renklerin bir dokusu var aslında. Gülümsemenin nasıl da sıcak bir dokunuşu var anı değiştiren. Görememek bir engel sayılsa bile bütün dünyayı kendi lügatindeki yeriyle hissedebilmek bence özel bir yetenek. Bu hissiyata uzak olmak engel sayılmalı belki de.