“Bir insana yüzde yüz güvenmekle yüzde doksan dokuz güvenmek arasında dağlar kadar fark vardı. Çünkü eksilen yüzde birin nereden eksildiğini bilemezdin ve dünyanın bütün kazıkları o küçük yüzde birin içine saklanabilirdi. O yüzden yüzde doksan dokuz, yüzde yüze olduğundan daha yakındı yüzde sıfıra” (Kahperengi)
Her kitap bize kendimizi daha iyi hissetmemiz için bir ışık tutar
Elimize almayı başardığımız her kitap bizi bambaşka bir mekana, hayata, hayallere sürükler ve bizim kısa süre de olsa kendimizden uzaklaşmamızı sağlar. Kitap okuyabilen kişi yalnız olsa da hiç bir zaman bundan yakınmayacaktır çünkü içinde yalnızlığını unutabileceği bir kitabı her zaman vardır. Her kitap özeldir, her kitabın bir ruhu vardır ve muhakkak kitap okuyabilme yetisine sahip herkesin hayatında iz bırakan bir kitap vardır.
Yazarı Hande Altaylı olan, ‘Merhamet’ ismi ile dizisi de çekilen ‘Kahperengi’ isimli romanı belki çok severek okumuş olanlar belki adını bile duymayanlar vardır. Bir de bu kitabı defalarca okuyanlar… Kitabı okumayanlar “Yazar iyi olsaydı kesin bilirdim ben bu kitabı” diye düşünmesin, bir denesin kitabı okumayı. Bitmesini istemeyeceğiniz ancak hızla akıp giden bu romanın içinde siz de bir parçanızı bulabilir, iç çekebilirsiniz. Yaşadıklarımız konusunda yalnız olmadığımızı hissetmek, kitaplar her ne kadar kurgu ürünü olsalar da "Dünyanın bir yerinde birileri benim hayatımda olan olumsuzlukları görmüş ve yazmış" şeklinde düşünmek insanın ruhsal anlamda da iyi hissetmesine, kitapta kendisini bulduğu noktalarda kendi hayatına uzaktan bakıyormuş gibi bir an yaşamasına olanak sağlar ki bu da kişisel gelişimin temellerindendir.
Mutlaka eklemek gerekir ki dizisi ile kitabı arasında genel olarak benzerlikler olsa da bir çok farklar var. Kitabın kurgusu ve anlatımı sizi etkisi altında bırakacaktır.
Gelelim kitabın özüne
Kitapta bir çok ana karakter var ancak en önemli karakterimiz Narin. Narin; Ege’de küçük bir kasabada doğmuş olan, mutsuzluk ve şiddet içerisinde büyümüş, ideallerinin peşinden giderken imkansızları başararak her zorluğu aşan, bunca zorluğun içinde bir de aşkın girdabına düşen, inandığı değerler ile aşkı arasında kalan güzel bir kadın. Moskof Recep, Narin’in babası; alkolik, para düşkünü, şiddet eğilimli, oldukça yakışıklı, para için evlendiği karısından nefretini en kötü şekilde gösteren bir adam. Mehmet ve Şadiye; Narin’in kadersiz kardeşleri. Fırat; Narin’in büyük aşkı. Deniz; Narin’in büyük dostu. Irmak; Narin’in aşkı ile dostu arasında kalmasına neden olan kadın.
Yaşadığı ailede mutluluk göremeyen Narin’in en büyük hayali ve kurtuluş yolu okumak ve bir meslek sahibi olmaktır. Bu yolda önüne çıkan en büyük engel babası Moskof Recep'tir ancak kader Narin’i hem dövmüş hem de her engeli geçmesini sağlamıştır. Çok küçük yaşta Fırat’a aşık olan Narin’in aşkı karşılık bulmuş ve bunca karanlığın içinde Narin bir ışık olarak Fırat’ı görmüştür fakat kader onların da yollarını ayırmıştır. Karısı ile kayınpederinin mirası umuduyla evlenen Moskof Recep kayınpederi ölüp kendilerine hiçbir şey bırakmayınca küplere binmiş, komşusunun karısı ile kaçmıştır. Narin’in kardeşi Mehmet ise Şadiye’yi sermaye olarak kullanmaya başlamıştır. Üniversite sınavını kazanan Narin kaçarcasına kasabayı terk etmiş, hayallerine yelken açmış, büyük dostu Deniz ile karşılaşmış ve hayatı değişmiştir. Yıllar sonra bir düzen kurmuş olan Narin’in bir günde hayatı değişir, geçmişindeki tüm karanlıklar önüne çıkmaya, kurduğu güzel hayatı mahvetmeye başlar. Bu arada yıllar öncede kalan büyük aşkı ile de yeniden yakınlaşır ancak Deniz’in kardeşi Irmak, Narin’in aşamayacağını düşündüğü en büyük engeldir. Narin, Deniz'in ebedi dostluğunu, Deniz ise Narin’in ebedi mutluluğunu seçer. Kitap ilahi adalet ile sona erer.
İyi okumalar...
0 Yorum