Kedisinden Sevgilerle – #555kelimelikhikayeler

"...kızıl bir kedi belirdi zihnimin pejmürde odalarında. Sonra patilerini attığı her yer aydınlandı..."12 dakika


103

Sıcak ağustos rehavetlerini solladım dar sokaklar boyu… Birkaç eski anıyı görmemezlikten geldim ve köşe başları ile selamlaştım. Şehrime gelmeyeli belki birkaç ömür olmuştu. 

Değişen kaldırım taşları ve basket potalarına fileler takılmış ilkokulumu saymazsak, pekte yenilenen bir şeyler yok gibiydi. 

Ana caddeye açılan sokaklar aynıydı. Pencerelerin önündeki begonyalar ve menekşeler yada adını bilmediğim onlarca çiçek gülümsüyordu, yoğurt kabından bozma saksılarından… 

Hep bir ağızdan mırıldanır gibi sivrildiler kulağıma ve “Sokaklar birbirine benzer!” dediler. Haklısınız dedim çünkü bu sıcakta kim ne derse haklıdır. Sokaklar da hikayeler gibi birbirine benzer ve karpuzlar her zaman bereketli meyvelerdir. 

Ortasından yarılmış bir karpuza kaşıkla dalar gibi girdim içeri ve merdivenleri sıradan adımlar ile çıktım. Belki eski heveslerim yoktu ama eski heveslere gerek yoktu. 

Onu gördüğümde sırtı dönüktü ve kendi elleri ile yaptığı renkli bandanasını takmıştı. O modele bülbülyuvası diyordu. Gerçi kızıl saçlarını en çok dalgalıyken seviyordum. Ama bülbülyuvası da güzeldi. Gülüşünü daha çok ortaya çıkarıyordu. Sanırım onu gülerken izlemek bu dünyada yapmaktan asla bıkmayacağım yegane uğraştı. 

Gülümsedim ve karşısına oturdum. Üçüncü sandalyeye sırt çantamı koyarken, onun getirdiği poşetin içine baktım. İlkin anlamadım ama bana yastık aldığını söyledi. 

Yastık mı dedim gülerek. “Evet.” Dedi “Yastık aldım sana…” 

Memlekete geldiğimden beri misafir yastıklarında harcandığımı biliyordu. İnce bir hediyeydi ve bunu anlayınca soğuk bir gazoz içesim geldi. Hemencecik garsonu çağırıp siparişimi verdim. Ancak o hala menüden yiyecek bir şeyler bakınıyordu. 

Sucuklu yumurta ye dedim ona. Hoşuma giden kahkahalarından birini attı. Herhalde söylediğim ona komik geldi ama ben olsam sucuklu yumurta yerdim. 

Birkaç dakika daha bakındıktan sonra ton balıklı salata söyledi.

Kedicim dedim içimden. Sadece salatayla doyacak mısın? 

“Doyarım tabi.” Dedi. Sadece kedicim lafını içimden söylediğimi fark ettim. 

Onu yıllar önce ilk gördüğümde, kızıl bir kedi belirdi zihnimin pejmürde odalarında. Sonra patilerini attığı her yer aydınlandı. Yüreğimi cayır cayır yanan ateşlere atışını severek izledim ve onu ne zaman düşünsem, yüreğimdeki kedi gülümseyerek büyüdü. 

Kedicim dedim içimin içinden. Seni çok özlemişim…

Onu en son geçen sene görmüştüm. Benim için ramazan pidesi yada yılbaşı ikramiyesi gibiydi. Seneden seneye…

Bazı geceler yatağın pespaye tarafına yaslıyorum kafamı ve kedicim düşüyor aklıma. Boğazıma bir yük gemisi oturuyor sonra. Sahilde birileri öpüşüyor mesela ve o gemi oturup onları izliyor. O kadar yükü kaldıramıyorum bazı geceler. Ağlamak istiyorum ama sanırım o gemiyi oraya oturtturan benim diyorum titrek bir sesle. 

Kafamı kaldırdığımda salatasını bitirmişti. Hadi dedim. Tatlı yiyelim. 

“Daha yeni yedim ama…” Diye mırıldandı. Ee dedim güzelim. Seni görünce sürekli tatlı yiyesim geliyor. 

Gülümser gibi oldu. Sonra aldırmaya üşenmiş olsa gerek, gülümsedi. 

Tatlı seçtik ve bekledik. Mangolia tatlısına benzer çilekli bir kek geldi. Dış kabı jelatinliydi. Tatlıyı dik tutması için duruyordu ama keke zımbalanmıştı. Biraz uğraştı ancak çıkaramadı. Tek bir hamle ile asıldım zımbaya ve çıkardım. Bir anlığına çocuk gibi sevindi. 

Çantamda, ara ara onun çetelesini tuttuğum bir defterim vardı. Çıkardım ve gün içindeki güzel detaylarını not aldım. Sonra küçük not defterimi gördüm. Şık bir defterdi ve ona not almaya kıyamıyordum. Sadece son sayfasından son yazıyordu. İlk aldığımda sadece en güzel kelimeleri yazacağım diye söz vermiştim kendime. Ara sıra böyle büyük laflar ediyorum. Her karpuzun çekirdekleri var değil mi?

Sonra çetele defterimi koydum ve küçük not defterimi aldım. Usulca sol elimi mavi mürekkep yapan kalemimi ona verdim ve bir şeyler yazmasını istedim. Kedigözlerini dikti bana ve:

“Ne yazacağım?” Dedi. Gülümsedim ve istediğin yaz dedim. 

İnci gibi el yazısı ile not defterime iki kelime yazdı. Minnettar bir tebessüm oturdu yanaklarıma ve notuna baktım:

“Kedisinden sevgilerle.”

[zombify_post]


Beğendin mi? Arkadaşlarınla paylaş!

103
Melih Yüksel<span class="bp-verified-badge"></span>

0 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir