IRKÇILIĞA HAYIR MI GERÇEKTEN?

IRKÇILIĞA HAYIR MI GERÇEKTEN?

‘Ne diyor bu kız ya siyahileri destekliyoruz işte’

‘Kadınım Ben’ adlı yazım için tıklayın…

Diğer ‘Dünya‘ içeriklerine ulaşmak için tıklayın…

      Günümüzde sosyal medya fikir beyan etmek üzerine büyük etkiler yaratan bir platform haline geldi. Bilindiği üzere -ki öyle varsayıyorum- yaklaşık bir hafta önce Başakşehir-PSG maçında bir ırkçılık olayı vuku buldu. Ayrıntısıyla yazmayacağım. Yardımcı Antrenör Pierre Webo’nun başına gelen bu olayı protesto etmek amacıyla ilk başta Başakşehir oyuncuları sahadan çekildi. Olayın ardından #notoracism hashtagiyle Webo’ya destek mesajları yağdı. Yapılan haksızlığa ışık hızında tepki gösterip siyahi dostlarımıza destek vermek tabi ki takdir edilesi bir davranıştı. 

Lakin…

İşin tam burasında o destek paylaşımı yapan kişileri bir mercek altına almak geldi aklıma. Irkçılığa hayır diyerek siyahi bir insanın mağdur edilmesini protesto eden bu kişilerin daha önceki ve daha sonraki söylemlerini masaya yatıralım hadi. Gerek hakaretle gerek küfürle kendi milletinden olmayan her millete aşağılayıcı söylemlerde bulunan, Araplar şöyle Çerkesler böyle,Kürtler defolsun,Yunanlar kahrolsun diyere onlarca ırk ve yüzlerce nefret barındıran söylem… 

Şimdi bu yazıyı okuyan güzel kardeşim rica etsem kendine bir soru yöneltir misin? Hayatında hiç bir ırka küfür ettin mi? Cevabın eğer evetse üzülerek belirtiyorum ki sende ırkçısın ve ”IRKÇILIĞA HAYIR” diyerek paylaşım yaparak sadece vicdanını rahatlatıyorsun. Şimdi bir çoğu diyecek ki 

‘Ne diyor bu kız ya siyahileri destekliyoruz işte’ 

Evet canım kardeşim bir yandan güzel bir iş yapıyorsun; yıllarca renginden ötürü ötekileştirilen insanlara destek veriyorsun, ne güzel ama diğer yandan yaptığın işi de batırıyorsun. Yapma yahu. Biz her şeyden önce insan değil miydik ? Bizi ne ara böldüler? Bizi ne ara ”O senden değil, dışla onu, sevme” diye doldurdular ? Örneğin, ülkemizde barınmak durumunda kalan milyonları aşkın Suriyeli olduğu hepimizce aşikar. Anavatanlarında ki iç savaştan korunmak amacıyla bizim ülkemize sığınmış bu insanların gelmesiyle beraber zincirleme bir sürü olayda peş peşe geldi. Dolayısıyla negatif tepkiler çığ gibi büyüdü. 

Geri dönsünler!

Hepsi hırsız!

Hepsi vatan haini!

Dikkat çekmek isterim ki bu ‘hepsi’ ibaresi içinde sütten kesilmemiş bebekler var. Savaşın anlamını iliklerine kadar yaşamış oyun çağı çocuklar var. Sosyal durum sebebiyle kendilerini ifade edemeyen insan içine çıkamamış kadınlar var. Bakıma muhtaç yaşlılar var. Geride kalmış onlarca eş, kardeş, bitmiş hayatlar var. Bakın asla yanlış anlaşılmak istemem niyetim kimseyi savunmak değil, yapılan iki yüzlü ırkçı söylemleri meydana çıkarmak. 

-Kavga çıkmış, ev yanmış, çocuk ölmüş vs daha çeşitli toplumun huzurunu kaçıran suç ve eylemler… Yapan Suriyeliymiş. Al o huzuru bozan adamı hakettiği cezayı kanunlara göre ver değil mi ? Ama ne , Defolun Ülkenize! E o zaman Yapmayan Suriyeliye ne diyelim ?

Ülkemizde kavga çıkaran, hırsızlık yapan, kadına çocuğa hayvana; şiddet taciz tecavüz ve çeşitli işkencelerde bulunan binlerce vatandaşımız var. Ne yapalım sınır dışı mı edelim? Daha yakalayıp adalet önüne çıkaramıyoruz ki! 

Şu da var ki etnik kimliğin ne olursa olsun ” Ben ırkçı değilim,Faşist değilim” derken, kendi milletini faşizanlık derecesinde savunamazsın. Örnekler misliyle çoğaltılabilir.

İşin özü; İnsan her şeyden önce insandır be kardeşim ve sadece ikiye ayrılır. İyi veya kötü. Olay bu kadar basitken onlarca ırka yüzlerce millete ayırmanın kime ne yararı oldu. Ben Çerkesim, en yakın arkadaşım Türk. Çevremde Çerkes ,Türk, Kürt, Arap, Lezgi, Rus, Ermeni dostlarım var. Yakın olmasam da bir selamım bir muhabbetim var. Ama inanın hiç biriyle ırkımız mevzu bahis olmadı geleneklerimizi tanıtmak haricinde. Hepsine tek bir gözle baktım çünkü. Bu karşımda ki insanın iyi bir kalbi mi var yoksa kalbini yolda kaybedenlerden mi? Her birimiz sadece duygu ve fikirlerimizden ibaretiz sadece. Orta doğuda akan kana, Beyrut’ta ki patlamaya iyi bir kalbi olan her insan yürekten üzüldü. Avustralya’da ki yangınları hepimiz yüreğimiz ağzımızda takip ettik. Görüntüler hepimizin içini dağladı. Elazığ’daki ve İzmir’de ki depremde mağdur olanlara hepimiz birlik olup yardım gönderdik. Her nerde olduysa o deprem, orada ki benden olmayanlara yardım etmem derken Irkçılığa hayır demeye utanmıyor musun gerçekten? 

Demem o ki bir öyle bir böyle, hani bir tutarlılığı olmayan destek gibi gözüken söylemlerinizi ya doğru düzgün sürün piyasaya ya da susun. Komik duruyor dahası samimiyetsiz geliyor. Madem Irkçılığa hayır; ekşitmeyeceksin yüzünü sokaktaki suriyeliye. Madem herkes eşit kimseye önyargıyla bakmayacaksın. Kocaman dünyada birileri bizi bölmek için ne kadar sınır çizmiş olursa olsun; İlk önce insan olmayı, İnsana değer vermeyi, İnsan gibi muamele etmeyi bileceksin. Aksi halde verdiğin destek gösterişten ibaret kalır.

“Herkes sadece beyaz olsaydı,

beyazın bir değeri olmazdı,

herkes sadece siyah olsaydı siyahında bir anlamı olmazdı.

Oysaki beyazı en güzel gösteren siyah değil midir!

Beni değerli yapan ve fark edilir kılan benden olmayandır..

O yoksa, sen de yoksun.

Ne anlamın kalır, ne rengin belli olur, ne de tadın”

– Hükümet Kadın