Ho’oponopono, Hawaii kökenli bir öğreti/tekniktir. Kelime anlamı olarak “düzenlemek, inşa etmek” manasındaymış ama ben asıl çevirinin “yoluna koymak” şeklinde yapılması taraftarıyım. Bu teknikle, tabiri caizse yolunda olmayanları yeniden düzenleyerek olması gerekene doğru yönlendiriyoruz. Bir nevi akışa yeniden uyumlanıyoruz. Ho’oponopono ile ilgili şu an en çok tavsiye edilen kaynak Joe Vitale’nin “Zero Limit” (Sıfır Noktası) isimli kitabı (İlgilenenler için youtube bünyesinde sesli kitap olarak mevcut). Hemen ardındansa bu kitabın çıkış noktası olan olay aktarılıyor:
Bir terapist, Hawaii’de bir koğuş dolusu akıl hastası suçluyu tedavi etmesini gerekentiren bir iş alıyor. Hastaları görmeden sadece onların dosyalarını inceliyor ve kendisine bu görevin verilmesinin şahsı ile alakalı olabileceğini düşünüyor. Çekim yasasında da kendimize uygun olanla iletişime geçtiğimizden, içinde bulunduğumuz durumun yaratımından sorumlu olduğumuzdan bahsedilir. Terapistte böyle düşünmüş olacak ki hastalarının durumunun kendi yaratım ihtimali olabileceği sonucuna varıyor ve içine dönmeye karar veriyor. Birazdan bahsedeceğim yöntemle kendisini iyileştiriyor ve o iyileştikçe hastalarda da iyileşme görülüyor. Sözünü ettiğim terapist, Dr.Ihaleakala Hew Len. Kendisi Zero Limit kitabının ilhamı oluyor.
Peki Dr.Len’e hastalarını dahi görmeden tedavi sağlamayı başartan bu yöntem nedir? Esasen oldukça basit, dört kelimelik bir uygulama. “Seni seviyorum”, “Özür dilerim”, “Lütfen beni affet” ve “Teşekkür ederim” diyoruz. Burada TOTE denilen bir kavramdan bahsetmek istiyorum. TOTE (Think, Operate, Test, Exit; Düşün, Yap, Kontrol Et, Bitir) bütün bir karar sürecinin özeti. Örneğin, biri size kendinizi kötü hissedeceğiniz bir söylemde bulundu. İlk olarak bu durumu düşündünüz. Daha sonrasında bu durumun sizi rahatsız ettiğine ve bunu karşı tarafa bildireceğinize karar verdiniz. Gidip bu kişiyle konuştunuz (Bu kısımda geri dönüt olarak aldığınız tepki ve ne hissettiğiniz önemli). Sonunda da bir çıktı elde ettiniz. Konu kapandı. Eğer üçüncü aşamada beklentiniz olan tepkiyi görememiş ve umduğunuz hissi bulamamışsanız, döngü tamamlanamıyor. Zihnin amacı daima döngüyü tamamlamaktır. Sürekli evirip çevirip baştan kurguladığımız tüm o düşünce yumağı tamamlanmayan TOTE’ye bağlı. İşte bu teknikle yarım kalan döngüyü tamamlıyoruz. Üstelik ille de muhatabınıza ulaşmanız gerekmeden.
Kendi içinize dönerek kendinize, evrene, kişilere bahsi geçen o dört cümleyi söylüyorsunuz. Kendinizi, eksik yanlarınızı, kişileri, olayları ve bunların size kattıklarını seviyor, eksikleriniz için önce kendinizden sonra her şeyden/herkesten özür diliyor, lütfen beni affet diyerek bağışlanma talep ediyor ve teşekkür ederek uygulamayı tamamlıyorsunuz.
Ho,oponopono’yu istediğiniz her an tekrarlayabilirsiniz. TOTE hakkında daha detaylı bilgi için Tamer Dövücü’nün “Optimum Denge Modeli” adlı kitabını önererek yazımı tamamlıyorum. Umarım siz de bu teknikten fayda sağlarsınız.
0 Yorum