Türü ne olursa olsun o an ki duruma göre kulaklığımız vardır değil mi? Bizi bize, biz daha söylemeden anlatan, aktaran…
Çünkü seçtiğimiz müzik kalbimizin derinliklerine iner ve bize kelimelerden daha fazla ifade imkanı verir. Az sözle çok şey anlatma sanatı gibi belki de…
Evrim teorisinin kuramcısı Charles Darwin bile müziği “insanlığın doğuştan gelen en gizemli” becerisi olarak niteliyor. Steven Pinker gibi bazı kavramsal bilimciler ise müziğin bazı önemli kabiliyetleri geliştirmenin dışında fazla bir öneminin olmadığı kanısındadır.
Diğer tarafta ise antropolog Gilbert Rouget, insanın hayatta kalmasında müziğin de yeme-içme kadar gerekli bir unsur olduğuna inanır.
LYRİCS:
The light is fading now
Işık kayboluyor şimdi
My soul is running on a puff
Ruhum tek nefesle devam ediyor
That I cannot reach
Ulaşamıyorum
My brain is turnin’
Başım dönüyor
And my head is hurtin’
Ve başım ağrıyor
Every day a little bit more
Hergün bir parça daha fazla
The light is fading now
Işık kayboluyor şimdi
My forces is being sucked by
Gücüm emiliyor
A bloody leech
Lanet olası bir sülük tarafından
My fear is smilin’
Korkum gülümsüyor
And my threat is singin’
Ve tehlikem şarkı söylüyor
Every night a little bit more
Hergün bir parça daha fazla
I cannot see anything
Bir şey göremiyorum
I am blindfolded
Gözlerim bağlandı
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
It’s about to cry
Gökyüzü ağlamak üzere
I’m a zombie
Ben bir zombiyim
I don’t know what to do
Ne yapacağımı bilmiyorum
I should be hidden in a place
Bir yere saklanmalıyım
But I gotta stay, stay stay
Ama kalmam gerek, kalmam, kalmam
Stay, stay stay
Kalmam, kalmam, kalmam
Stay
Kalmam
I’m so lonely
Öyle yalnızım ki
I don’t know if I get through
Atlatabilir miyim bilmiyorum
I wanna be floating in space
Uzayda süzülmek istiyorum
But I gotta stay, stay stay
Ama kalmam gerek, kalmam, kalmam
Stay, stay stay
Kalmam, kalmam, kalmam
Stay
Kalmam
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
It’s about to cry
Gökyüzü ağlamak üzere
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
It’s about to cry
Gökyüzü ağlamak üzere
….(instrumental)…..
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
It’s about to cry
Gökyüzü ağlamak üzere
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
I can hear the birds
Kuşları duyabiliyorum
I can see them fly
Uçtuklarını görebiliyorum
I can see the sky
Gökyüzünü görebiliyorum
It’s about to cry
Gökyüzü ağlamak üzere
LYRİCS:
Started a search to no avail
A light that shines behind the veil trying to find it
And all around us everywhere
İs all that we could ever share if only we could see it
Believe there's true thoughts beyond me
Life ever changing weaving destiny
And it feels like i'm flying above you
Dream that i'm dying to find the truth
Seems like your trying to bring me down
Back down to earth back down to earth
Layers of dust and yesterdays
Shadows fading in the haze of what i couldn't say
And though i said my hands were tied
Times have changed and now i find i'm free for the first time
Feel so close to everything now
Strange how life makes sense in time now
And it feels like i'm flying above you
Dream that i'm dying to find the truth
Seems like your trying to bring me down
Back down to earth back down to earth
Back down to earth back down to earth x2
Yararsız bir arayışa başladım
Bir maskenin ardında parlayan bir ışıkla onu bulmaya çalışarak
Ve her bir yanımızda her yerde
Eğer sadece görebilirsek paylaşabileceğimiz her şey
Benim sınırlarımın dışındaki gerçeği hissederek
Sonsuza dek değişen yaşam alın yazısını dokurken
Ve senin üzerinde uçuyorum gibi hissederiyorum
Gerçeği bulmak için öldüğümü hayal ederek
Görünüşe göre beni aşağıya çekmeye çalışıyorsun
Toprağa geri döndürmeye,toprağa geri döndürmeye
Toz katmanları ve geçmiş günler
Söyleyemediğim şeylerin pusu içinde soluyor şimşekler
Buna rağmen ellerimin bağlı olduğunu söyledim
Zaman değişti ve şimdi ilk sefer için özgür olduğumu keşfettim
Herşeyle içiçe hissediyorum şimdi
Zamanın içindeki yaşam ne kadar garip şimdi
Ve senin üzerinde uçuyorum gibi hissederiyorum
Gerçeği bulmak için öldüğümü hayal ederek
Görünüşe göre beni aşağıya çekmeye çalışıyorsun
Toprağa geri döndürmeye toprağa geri döndürmeye
LYRİCS:
Eğer zengin olsaydım,
If I were a rich man,
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Gün boyu serseri serseri teklif ediyorum.
All day long I'd biddy biddy bum.
Eğer zengin bir adam olsaydım.
If I were a rich man.
Çok çalışmak zorunda kalmazdım.
I wouldn't have to work hard.
Ya de deedle deedle, bubba bubba deedle deedle dum.
Ya ha deedle deedle, bubba bubba deedle deedle dum.
Eğer zengin olsaydım,
If I were a rich man,
Boşta-diddle-daidle-daidle adam.
Idle-diddle-daidle-daidle man.
Onlarca odalı büyük bir uzun ev inşa ederdim,
I'd build a big tall house with rooms by the dozen,
Şehrin tam ortasında.
Right in the middle of the town.
Aşağıda gerçek ahşap zeminlere sahip ince bir teneke çatı.
A fine tin roof with real wooden floors below.
Uzun bir merdiven çıkacaktı,
There would be one long staircase just going up,
Ve biri daha da iniyor,
And one even longer coming down,
Ve bir şeye daha liderlik etmek, sadece gösteri için.
And one more leading nowhere, just for show.
Bahçemi civciv, hindi, kaz ve ördeklerle doldururdum
I'd fill my yard with chicks and turkeys and geese and ducks
Kasabanın görmesi ve duyması için.
For the town to see and hear.
(Ekle) Elinden geldiğince gürültülü bir şekilde gıcırdıyor.
(Insert)Squawking just as noisily as they can.
(Uç Takma)
(End Insert)
Her yüksek sesle "cıvıltı" "swaqwk" "honk" "quack"
With each loud "cheep" "swaqwk" "honk" "quack"
Kulağa bir trompet gibi iner,
Would land like a trumpet on the ear,
Sanki "Burada sağlıklı bir adam yaşıyor."
As if to say "Here lives a wealthy man.
If I were a rich man,
Eğer zengin olsaydım
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Gün boyu serseri serseri teklif ediyorum.
All day long I'd biddy biddy bum.
Eğer zengin bir adam olsaydım.
If I were a rich man.
Çok çalışmak zorunda kalmazdım.
I wouldn't have to work hard.
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Eğer zengin olsaydım,
If I were a rich man,
Boşta-diddle-daidle-daidle adam
Idle-diddle-daidle-daidle man.
Karımı, Golde'mi zengin bir adamın karısına benzediğini görürdüm
I'd see my wife, my Golde, looking like a rich man's wife
Uygun bir çift çene ile.
With a proper double-chin.
Yemekleri kalbinin zevkine kadar denetlemek.
Supervising meals to her heart's delight.
Havaya bindiğini ve tavus kuşu gibi dikildiğini görüyorum.
I see her putting on airs and strutting like a peacock.
Oy, ne mutlu bir ruh hali içinde.
Oy, what a happy mood she's in.
Hizmetçilere gece gündüz çığlık atıyor.
Screaming at the servants, day and night.
Kasabadaki en önemli adamlar beni üzecekti!
The most important men in town would come to fawn on me!
Onlara tavsiyede bulunmamı istediler,
They would ask me to advise them,
Bilge bir Süleyman gibi.
Like a Solomon the Wise.
"Eğer istersen, Reb Tevye ..."
"If you please, Reb Tevye..."
"Affedersiniz Reb Tevye ..."
"Pardon me, Reb Tevye..."
Bir hahamın gözlerini kesecek problemler!
Posing problems that would cross a rabbi's eyes!
Eğer doğru ya da yanlış cevap verirsem bir fark yaratmaz.
And it won't make one bit of difference if i answer right or wrong.
Zengin olduğunuzda, gerçekten bildiğinizi düşünüyorlar!
When you're rich, they think you really know!
Eğer zengin olsaydım, sahip olmadığım zamanım olurdu
If I were rich, I'd have the time that I lack
Sinagogda oturup dua etmek.
To sit in the synagogue and pray.
Ve belki de Doğu duvarının yanında oturun.
And maybe have a seat by the Eastern wall.
Ve kutsal kitapları her gün birkaç saat öğrenilen insanlarla tartışırdım.
And I'd discuss the holy books with the learned men, several hours every day.
Bu en tatlı şey olurdu.
That would be the sweetest thing of all.
Eğer zengin olsaydım,
If I were a rich man,
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Yubby dibby dibby dibby dibby dibby dibby dum.
Gün boyu serseri serseri teklif ediyorum.
All day long I'd biddy biddy bum.
Eğer sağlıklı bir adam olsaydım.
If I were a wealthy man.
Çok çalışmak zorunda kalmazdım.
I wouldn't have to work hard.
Boşta-diddle-daidle-daidle adam.
Idle-diddle-daidle-daidle man.
Aslan ve kuzuyu kızdıran Rab,
Lord who mad the lion and the lamb,
Benim olduğum şey olacağımı karar verdin.
You decreed I should be what I am.
Büyük bir sonsuz planı bozar mıydı?
Would it spoil some vast eternal plan?
Eğer sağlıklı bir adam olsaydım.
If I were a wealthy man.
John Lennon'un öldürülmesine sebep olan şarkıdır.
Imagine (Hayal et) adlı şarkı İnsan Hakları örgütü Amnestr Internatıonal özetle Uluslararası Af Örgütü'nün resmi şarkısıdır.
LYRİCS:
Imagine theres no heaven
Cennetin olmadığını hayal et
Its easy if you try
Eğer denersen bu kolay
No hell below us
Altımızda cehennem yok
Above us only sky
Üstümüzdeyse sadece gökyüzü var
Imagine all the people
Hayal et bütün insanların
Living for today...
Bu gün için yaşadığını...
Imagine theres no countries
Hiç ülke olmadığını hayal et
It isnt hard to do
Bunu yapmak zor değil
Nothing to kill or die for
Öldürecek ve uğruna ölecek bir şey yok
No religion too
Ve din de yok
Imagine all the people
Hayal et bütün insanların
Living life in peace...
Hayatı barış içinde yaşadığını
Imagine no possesions
Mülkiyetin olmadığını hayal et
I wonder if you can
Yapabilir misin merak ediyorum
No need for greed or hunger
Hırsa ve açgözlülüğe gerek yok
A brotherhood of man
İnsanların kardeşliği
Imagine all the people
Hayat et bütün insanların
Sharing all the world...
Tüm dünyayı paylaştığını
You may say Im a dreamer
Benim bir hayalci olduğumu söyleyebilirsin.
But I'm not the only one
Ama tek ben değilim
I hope some day youll join us
Umarım bir gün sen de bize katılırsın.
And the world will live as one
Ve dünya tek vücut olarak yaşar.
LYRİCS:
İMPOSSİBLE (İMKANSIZ)
Mm
Mm
Aman
Oh
Aman
Oh
Evet
Yeah
Mm
Mm
Hatırlıyorum yıllar önce
I remember years ago
Birisi bana almam gerektiğini söyledi
Someone told me I should take
Aşk söz konusu olduğunda dikkat ettim
Caution when it comes to love, I did
Ve güçlüsün ve ben değildim
And you were strong and I was not
Benim yanılsama benim hatam
My illusion, my mistake
Dikkatsizdim, unuttum, yaptım
I was careless, I forgot, I did
Ve şimdi
And now
Her şey yapıldığında söyleyecek bir şey yok
When all is done, there is nothing to say
Gittin ve çok zahmetsizce
You have gone and so effortlessly
Kazandın, devam edebilirsin, söyle onlara
You have won, you can go ahead, tell them
Şimdi bildiğim her şeyi anlat
Tell them all I know now
Onu çatıların üzerinden haykır
Shout it from the rooftops
Gökyüzüne yaz
Write it on the skyline
Sahip olduğumuz her şey şu an gitti
All we had is gone now
Onlara mutlu olduğumu söyle
Tell them I was happy
Ve kalbim kırıldı
And my heart is broken
Tüm yaralarım açık
All my scars are open
Onlara umduğum her şeyin imkansız olacağını söyle
Tell them all I hoped would be impossible
İmkansız
Impossible
İmkansız
Impossible
İmkansız
Impossible
Hey
Hey
Aşktan düşmek zor
Falling out of love is hard
İhanet için yanıp tutuşmak daha kötüdür
Falling for betrayal is worse
Kırık güven ve kırık kalpler
Broken trust and broken hearts
Biliyorum biliyorum
I know, I know
Ve tek ihtiyacın olduğunu düşünmek orada
And thinking all you need is there
Sevgi ve sözlere inanç inşa etmek
Building faith on love and words
Boş vaatler
Empty promises will wear
Biliyorum
I know
Biliyorum ve şimdi
I know and now
Her şey yapıldığında söyleyecek bir şey yok
When all is done, there is nothing to say
Eğer beni utandırman bitti ise
And if you're done with embarrassing me
Kendi başınıza devam edebilirsiniz, onlara söyleyebilirsiniz
On your own you can go ahead, tell them
Şimdi bildiğim her şeyi anlat
Tell them all I know now
Onu çatıların üzerinden haykır
Shout it from the rooftops
Gökyüzüne yaz
Write it on the skyline
Sahip olduğumuz her şey şu an gitti
All we had is gone now
Onlara mutlu olduğumu söyle
Tell them I was happy
Ve kalbim kırıldı
And my heart is broken
Tüm yaralarım açık
All my scars are open
Onlara neyin imkansız olacağını söyle
Tell them what I hoped would be impossible
İmkansız
Impossible
İimkansız
Impossible
İmkansız
Impossible
Hey
Hey
Ve yıllar önce hatırlıyorum
And I remember years ago
Birisi bana almam gerektiğini söyledi
Someone told me I should take
Aşk söz konusu olduğunda dikkat
Caution when it comes to love
Yaptım
I did
Şimdi bildiğim her şeyi anlat
Tell them all I know now
Onu çatıların üzerinden haykır
Shout it from the rooftops
Gökyüzüne yaz
Write it on the skyline
Evet, hey, sahip olduğumuz tek şey artık gitti
Yeah, hey, all we had is gone now
Onlara mutlu olduğumu söylüyorum, ayy
I tell them I was happy, ayy
Ve kalbim kırıldı, evet
And my heart is broken, yeah
Evet, evet, evet, evet, evet
Yeah, yeah, yeah, yeah, yeah
İmkansız
Impossible
mkansız
Impossible
İmkansız
Impossible
İmkansız
Impossible
LYRİCS:
NATURAL (DOĞAL)
Hattı tutacak mısın?
Will you hold the line?
Her biri pes ettiğinde veya pes ettiğinde, söyle bana
When every one of them is giving up or giving in, tell me
Bu evde mi?
In this house of mine?
Sonuç veya maliyet olmadan hiçbir şey gelmez, söyle bana
Nothing ever comes without a consequence or cost, tell me
Yıldızlar hizalanacak mı?
Will the stars align?
Cennet içeri girecek mi?
Will heaven step in?
Bizi günahımızdan kurtaracak mı?
Will it save us from our sin?
Olur mu?
Will it?
Çünkü bu evim güçlü duruyor
'Cause this house of mine stands strong
Ödediğin fiyat bu
That's the price you pay
Kalbinin ardında bırak, uzaklaş
Leave behind your heartache, cast away
Bugünün başka bir ürünü
Just another product of today
Avcıdan ziyade avcı ol
Rather be the hunter than the prey
Ve sen kenarda duruyorsun, yukarı bakacaksın çünkü sen
And you're standing on the edge, face up 'cause you're a
Doğal
Natural
Dayak atan bir taş
A beating heart of stone
Çok soğuk olmalısın
You gotta be so cold
Bu dünyada yapmak için
To make it in this world
Evet, sen doğalsın
Yeah, you're a natural
Hayatını yaşamak
Living your life cutthroat
Çok soğuk olmalısın
You gotta be so cold
Evet, sen doğalsın
Yeah, you're a natural
Birisi olacak mı
Will somebody
Karanlık ağaçların gölgeleri içindeki ışığı göreyim ve
Let me see the light within the dark trees' shadows and
Neler oluyor'?
What's happenin'?
Camdan bakıyorum geçmişte yanlış olanı bul
Lookin' through the glass find the wrong within the past knowin'
Biz genciz
We are the youth
Huzur duyan bir dünyada, kanana kadar kesin
Cut until it bleeds, inside a world without the peace facing
Biraz gerçeğin, gerçeğin
A bit of the truth, the truth
Ödediğin fiyat bu
That's the price you pay
Kalbinin ardında bırak, uzaklaş
Leave behind your heartache, cast away
Bugünün başka bir ürünü
Just another product of today
Avcıdan ziyade avcı ol
Rather be the hunter than the prey
Ve sen kenarda duruyorsun, yukarı bakacaksın çünkü sen
And you're standing on the edge, face up 'cause you're a
Doğal
Natural
Dayak atan bir taş
A beating heart of stone
Çok soğuk olmalısın
You gotta be so cold
Bu dünyada yapmak için
To make it in this world
Evet, sen doğalsın
Yeah, you're a natural
Hayatını yaşamak
Living your life cutthroat
Çok soğuk olmalısın
You gotta be so cold
Evet, sen doğalsın
Yeah, you're a natural
İçimde, karartıyorum, soluyorum
Deep inside me, I'm fading to black, I'm fading
Elimin kanından yemin etti, kırmayacak
Took an oath by the blood of my hand, won't break it
Tadabilirim, son üzerimizde, yemin ederim
I can taste it, the end is upon us, I swear
Başaracağım
Gonna make it
Bunu başaracağım
I'm gonna make it
Doğal
Natural
Dayak atan bir taş
A beating heart of stone
Çok soğuk olmalısın
You gotta be so cold
Bu dünyada yapmak için
To make it in this world
Evet, sen doğalsın
Yeah, you're a natural
Hayatını yaşamak
Living your life cutthroat
Çok soğuk olmalısın
You gotta be so cold
Evet, sen doğalsın
Yeah, you're a natural
Doğal
Natural
Evet, sen doğalsın
Yeah, you're a natural
LYRİCS:
BELİEVER (İNANÇLI)
First things first
I'mma say all the words inside my head
I'm fired up and tired of the way that things have been, oh-ooh
The way that things have been, oh-ooh
Second thing second
Don't you tell me what you think that I can be
I'm the one at the sail, I'm the master of my sea, oh-ooh
The master of my sea, oh-ooh
I was broken from a young age
Taking my soul into the masses
Write down my poems for the few
That looked at me Took to me, shook to me, feeling me
Singing from heart ache from the pain
Take up my message from the veins
Speaking my lesson from the brain
Seeing the beauty through the...
Pain!
You made me a, you made me a believer, believer
Pain!
You break me down, you build me up, believer, believer
Pain!
I let the bullets fly, oh let them rain
My luck, my love, my God, they came from...
Pain!
You made me a, you made me a believer, believer
Third things third
Send a prayer to the ones up above
All the hate that you've heard has turned your spirit to a dove, oh-ooh
Your spirit up above, oh-ooh
I was choking in the crowd
Living my brain up in the cloud
Falling like ashes to the ground
Hoping my feelings, they would drown
But they never did, ever lived, ebbing and flowing
Inhibited, limited
Till it broke up and it rained down
It rained down, like...
Pain!
You made me a, you made me a believer, believer
Pain!
You break me down, you built me up, believer, believer
Pain!
I let the bullets fly, oh let them rain
My luck, my love, my God, they came from...
Pain!
You made me a, you made me a believer, believer
Last things last
By the grace of the fire and the flames
You're the face of the future, the blood in my veins, oh-ooh
The blood in my veins, oh-ooh
But they never did, ever lived, ebbing and flowing
Inhibited, limited
Till it broke up and it rained down
It rained down, like...
Pain!
You made me a, you made me a believer, believer
Pain!
You break me down, you built me up, believer, believer
Pain!
I let the bullets fly, oh let them rain
My luck, my love, my God, they came from...
Pain!
You made me a, you made me a believer, believer
İlk olarak
Kafamdaki bütün kelimeleri söylüyorum
Kızgınım ve olayların gidişatından yoruldum
Olayların gidişatından
İkinci olarak
Sakın bana ne olabileceğimi söyleme
Güvertede olan benim,denizimin efendisiyim
Denizimin efendisi
Küçüklükten beri kırıktım
Ruhumu toptan alıyordum
Şiirlerimi birkaçı için yazıyordum
Bana bakan, beni alan, beni şaşırtan, beni hisseden
Acıdaki kalp ağrısından şarkı söylüyordum
Mesajımı damarlardan alıyordum
Beynimden öğrendiklerimi söylüyordum
Görüyordum güzelliği içinden
Acı
Beni, beni inançlı yaptın, inançlı
Acı
Beni yere yıktın, duvarlarımı geri ördün, inançlı,inançlı
Acı
Kurşunların uçmasına izin verdim, ah bırak yağsınlar
Şansım, aşkım, tanrım ondan geliyor..
Acı
Beni, beni inançlı yaptın, inançlı
Üçüncü olarak
Yukardakilere bir dua gönderdim
Duyduğun tüm nefret ruhunu bir güvercine çevirdi
Ruhunu yukarı
Kalabalıkta nefesim kesiliyordu
Beynimi bulutlarda yaşıyordum
Küller gibi yere düşüyordum
Umuyordum ki hislerim boğulsun
Ama asla boğulmadılar, hep yaşadılar azalarak ve uçarak
Yasaklı, sınırlı
Ta ki kırılıp yere yağana kadar
Yere yağan, şey gibi
Acı
Beni, beni inançlı yaptın, inançlı
Acı
Beni yere yıktın, onardın, inançlı, inaçlı
Acı
Kurşunların uçmasına izin verdim,ah bırak yağsınlar
Şansım, aşkım, tanrım ondan geliyor..
Acı
Beni,beni inançlı yaptın,inançlı
Son olarak
Ateş ve alevin nazikliğiyle
Sen geleceğin yüzüsün, damarlarımdaki kan
Damarlarımdaki kan
Ama asla boğulmadılar, hep yaşadılar azalarak ve uçarak
Yasaklı,sınırlı
Ta ki kırılıp yere yağana kadar
Yere yağan, şey gibi
Acı
Beni,beni inançlı yaptın,inançlı
Acı
Beni yere yıktın, onardın,inançlı ,inaçlı
Acı
Kurşunların uçmasına izin verdim, ah bırak yağsınlar
Şansım, aşkım, tanrım ondan geliyor..
Acı
Beni,beni inançlı yaptın, inançlı
LYRİCS:
COUNTING STARS (Yıldızları Saymak)
Son zamanlarda uykumu kaybettim
Lately I been, I been losing sleep
Olabileceğimiz şeyleri hayal etmek
Dreaming about the things that we could be
Ama bebeğim, zor dua ediyordum
But baby I been, I been prayin' hard
Artık dolar sayma dedi
Said no more counting dollars
Yıldızları sayıyor olacağız
We'll be counting stars
Evet, yıldızları sayacağız
Yeah, we'll be counting stars
Bu hayatı görüyorum
I see this life
Sallanan bir asma gibi
Like a swinging vine
Kalbimi çizgi boyunca salla
Swing my heart across the line
Yüzlerimde yanıp sönen işaretler
In my faces flashing signs
Arayın ve bulacaksınız
Seek it out and ye shall find
Yaşlı, ama ben o kadar yaşlı değilim
The old, but I'm not that old
Genç, ama ben o kadar da cesur değilim
Young, but I'm not that bold
Ve dünyanın satıldığını sanmıyorum
And I don't think the world is sold
Sadece bize söylenenleri yapıyorum
I'm just doing what we're told
Ben, çok doğru bir şey hissediyorum
I, feel something so right
Yanlış olanı yapmak
Doing the wrong thing
Çok yanlış bir şey hissediyorum
I, feel something so wrong
Ama doğru olanı yapmak
But doing the right thing
Yalan söyleyebilirdim, yalan söyleyebilirdim, yalan söyleyebilirdim
I could lie, could lie, could lie
Beni öldüren her şey beni canlı hissettiriyor
Everything that kills me makes me feel alive
Son zamanlarda uykumu kaybettim
Lately I been, I been losing sleep
Olabileceğimiz şeyleri hayal etmek
Dreaming 'bout the things that we could be
Bebeğim, zor dua ediyordum
Baby I been, I been prayin' hard
Artık dolar sayma dedi
Said no more counting dollars
Yıldızları sayıyor olacağız
We'll be counting stars
Son zamanlarda uykumu kaybettim
Lately I been, I been losing sleep
Olabileceğimiz şeyleri hayal etmek
Dreaming 'bout the things that we could be
Ama bebeğim, zor dua ediyordum
But baby I been, I been prayin' hard
Artık dolar sayma dedi
Said no more counting dollars
Olacağız, yıldızları sayacağız
We'll be, we'll be counting stars
Sevgiyi hissediyorum
I feel the love
Ve yantığını hissediyorum
And I feel it burn
Bu nehirden aşağı her dönüşte
Down this river every turn
Umut dört harfli bir kelimedir
Hope is a four letter word
O parayı kazan
Make that money
Yanmasını izle
Watch it burn
Yaşlı, ama o kadar yaşlı değilim
Old, but I'm not that old
Genç, ama ben o kadar da cesur değilim
Young, but I'm not that bold
Ve dünyanın satıldığını sanmıyorum
And I don't think the world is sold
Sadece bize söylenenleri yapıyorum
I'm just doing what we're told
Çok yanlış bir şey hissediyorum
I, feel something so wrong
Ama doğru olanı yapmak
But doing the right thing
Yalan söyleyebilirdim, yalan söyleyebilirdim, yalan söyleyebilirdim
I could lie, could lie, could lie
beni her aşağı çeken şey uçmak istememi sağlıyor
Everything that drowns me makes me wanna fly
Son zamanlarda uykumu kaybettim
Lately I been, I been losing sleep
Olabileceğimiz şeyleri hayal etmek
Dreaming about the things that we could be
Bebeğim, zor dua ediyordum
Baby I been, I been prayin' hard
Artık dolar sayma dedi
Said no more counting dollars
Yıldızları sayıyor olacağız
We'll be counting stars
Son zamanlarda uykumu kaybettim
Lately I been, I been losing sleep
Olabileceğimiz şeyleri hayal etmek
Dreaming 'bout the things that we could be
Ama bebeğim, zor dua ediyordum
But baby I been, I been prayin' hard
Artık dolar sayma dedi
Said no more counting dollars
Olacağız, yıldızları sayacağız
We'll be, we'll be counting stars
O parayı al ve yanmasını izle
Take that money and watch it burn
Öğrendiğim dersleri nehirde batır
Sink in the river the lessons I learned
O parayı al ve yanmasını izle
Take that money and watch it burn
Öğrendiğim dersleri nehirde batır
Sink in the river the lessons I learned
O parayı al ve yanmasını izle
Take that money and watch it burn
Öğrendiğim dersleri nehirde batır
Sink in the river the lessons I learned
O parayı al ve yanmasını izle
Take that money and watch it burn
Öğrendiğim dersleri nehirde batır
Sink in the river the lessons I learned
Beni öldüren her şey beni canlı hissettiriyor
Everything that kills me makes me feel alive
Son zamanlarda uykumu kaybettim
Lately I been, I been losing sleep
Olabileceğimiz şeyleri hayal etmek
Dreaming 'bout the things that we could be
Bebeğim, zor dua ediyordum
Baby I been, I been prayin' hard
Artık dolar sayma dedi
Said no more counting dollars
Yıldızları sayıyor olacağız
We'll be counting stars
Son zamanlarda uykumu kaybettim
Lately I been, I been losing sleep
Olabileceğimiz şeyleri hayal etmek
Dreaming 'bout the things that we could be
Bebeğim, zor dua ediyordum
Baby I been, I been prayin' hard
Artık dolar sayma dedi
Said no more counting dollars
Olacağız, yıldızları sayacağız
We'll be, we'll be counting stars
0 Yorum