Her sabah uyanıyor, boğazımızı tahriş eden o mükemmel sigaraları içtikten sonra, evden koşar adımlarla çıkıyor ve hayatın telaşına kapılıyoruz. Sanki hiç eve dönmeyecekmişiz gibi. Neden sabahları dayak yemiş gibi uyanıyoruz? Farklı bir şey yapalım artık, müzik dinleyelim her bir notaya ayrı parçalarımızı bırakalım. Yada sen, sen olsan ne yapardın? Nasıl bir sabaha uyanırdık birlikte? Her sabaha, hayata ve dünyaya tok uyanacağımın garantisini verebilirim ben. Ilık bahar sabahları yaşayan bu vücudum, nasıl bir tepki verirdi ki huzur parçalarıyla karşılaştığında. Sorgulamıyorum yahut sormuyorum artık kendime. Soru işaretlerini de bırakıyorum. Gömüyorum herhangi bir sokak lambasının altına. Düşünceleri, düzeni ve sorgulamayı. Ellerimi iki yana açtım, ağzımda sigara özlenen sevgiliye koşar edasıyla kucaklıyorum, Hayatı ve geri kalan tüm saçmalıkları. Sanki başka seçeneğimiz varmış gibi.
0 Yorum