16 Ağustos 1920 yılında, Almanya’nın Andernanch şehrinde dünyaya gelen Charles Bukowski, 2 yaşında iken ailesi ile birlikte Amerika’ya taşınmıştı.
Polonya asıllı bir Amerikalı babanın ve Almanyalı bir annenin çocuğu olan Bukowski’nin tam adı Heinrich Karl Bukowski’dir. Eserlerinden zaman zaman Henry Chinaski mahlasını da kullanmıştır.
Büyük buhran sonrası işsiz kalan babası tarafından sürekli şiddete maruz kaldığı için küçük yaşlarda yıpranmış bir psikolojiye sahip olan Bukowski, henüz çocukluk yıllarındayken mugayir diyebileceğimiz ruh hallerine girmiştir.
Korkusuz bir üslup takınan ve bu tavrını yazdıklarına yansıtan Bukowski, Bill Buford’un önderliğinde, Kuzey Amerika’da ortaya çıkan Kirli Gerçeklik edebi akımından etkilenmiş ve yine bu akıma hizmet edecek eserler ortaya çıkarmıştır.
Serkeş ve yorucu bir hayat geçiren yazar, eserlerinde ağırlık olarak toplumların dışladığı güruhları ve depresif ruh hallerini konu alırdı. Karanlık alt metinleri ile birçok okuyucuya dokunmuş ve kültleşmişti.
Yazdıkları gibi bir hayat geçirip geçirmediği ise okuyucuları arasında hep bir merak konusu olarak kalmıştı. Keza belli bir cenaha göre ne yazdıysa onu yaşamıştır. Diğer kısma göre ise bu denli bir hayatın kimse tarafından kaldırılamayacağı ve bunların kurgu olduğu düşünülüyordu. Kadınlara ve alkole olan tutkusu ise bugün Bukowski hakkında ufacık bilgisi olan herkes tarafından bilinen bir gerçektir.
Charles Bukowski, 9 Mart 1994’te omurilik lösemisi yüzünden hayatını kaybetmiştir. Dünya edebiyatına özgün tarzı ile damga vuran yazar, ülkemizde ilk olarak Sokak dergisinden çıkan öyküleri ile yerini almıştı.
Kimine göre kayıp kimine göre muazzam bir hayat geçiren Bukowski, edebiyat tarihine adını kazımıştı ve geri kalanlara eşsiz eserler bırakmıştı. Dilerseniz Bukowski’den birbirinden şahane aforizmaları ile yazımıza devam edelim.
"Hangi çiçek, diğerini “sarı açtı” diye ayıplar? Hangi kuş “farklı ötünce” diğerine yasak koyar? Derisinden, dilinden ötürü öldürülüyor insanlar. Ah insanlar! Her şeyi bulup kendini bulamayanlar."
“Aşk ne zaman biter biliyor musun? Bitti dediğinde yüreğin acımıyorsa.”
“Entellektüel; basit bir şeyi karmaşık söyleyebilen kişidir; sanatçı ise zor bir şeyi kolay…”
“Eğer iki kişi arasında kalıyorsanız; ikinciyi seçin. Çünkü birinciyi gerçekten sevseydiniz, ikincisi olmazdı.”
“Gittiğinde ağlarsın, şarkılarda, filmlerde, ona-buna, her şeye ağlarsın. Aklın başına gelince de boşa harcadığın zamana ağlarsın.”
“Dengeli insan delidir!”
“En büyük acı, başkaları ile paylaşmaya cesaret edemediğin acıdır.”
“İnsan, geçmişin hasretçisi, geleceğin özlemcisi, yaşadığı anın şikayetçisidir…”
“Ruhunuzu kaybettiğinizin farkına vardıysanız, hala kaybedecek bir ruhunuz var demektir.”
“Aşk, gerçekliğin ilk ışığında yok olacak bir sistir.”
0 Yorum