Animasyonları çoğunlukla hoşça vakit geçirmek ve her şeyin daha kolay gözüktüğü çocukluğumuza dönmek için izleriz. Bu mükemmel bir deneyimdir. Ancak, bazen bu tarz filmlerde “daha ciddi” konuların işlendiğine tanık oluruz. Bir Böceğin Yaşamı (A Bug’s life) da bunlardan biri.
Film, bir karınca kolonisini ve bu koloninin en zeki karıncası olan Flik’in maceralarını konu alıyor. Flik çok zeki ve idealist ama kolonisi onu anlamıyor, onun önerdiği yenilikçi çözümler ve icatlar yerine geleneksel olan metotları kullanmakta ısrar ediyor. Bu bakımdan ona, topluma yabancılaşmış aydın diyebiliriz. Karıncalar her yıl yaz mevsiminde kendileri için topladıkları yiyeceklerin yanında bir de onları sürekli korkutan çekirgeler için yiyecek topluyor. Çekirgelerin lideri Hopper ise tam bir faşist diktatör. Sürekli karıncaları aşağılıyor ve tehdit ediyor.
Hopper'ın kendi grubuna da farklı davrandığı söylenemez. Onun fikirlerini kimse sorgulayamıyor (faşizmde de liderin fikri sorgulanmaz, bu durum vatana ihanet demektir ve ağır şekilde cezalandırılır). Çekirgeler de ondan çok korkuyor. Ve her iki grup da -çekirgeler ve karıncalar- onun sözlerini yerine getirmenin kendileri için en iyisi olduğuna inanmış durumda.
Karıncalar onun dediklerini yapıyor çünkü Hopper bir “korku imparatorluğu” oluşturmuş. Karıncaların verdiği yiyecekler karşılığında onları "diğer böcekler" koruduğunu, kendisine itaat edilmezse bunu yapmayacağını söylüyor. Ama bunlar tabii ki yalan. Faşist diktatörlerin, halkın güvenlik ihtiyacını ve "bilinmeyen"e kaşı hissettiği korkuyu kullanma yöntemlerinden biri. Karıncaların başına gelebilecek en kötü şey Hopper’ın kendisi ama karıncalar bunu bilmiyor.
Daha önce hiçbir karınca koloniden uzaklaşmamış. Ama bu durumu Flik değiştiriyor tabii ki. Zorba çekirgelere ayrılan yiyecek yanlışlıkla dökülünce, Hopper koloniden yaz bitmeden yenisini istiyor. Koloni aç kalmak pahasına yeniden çekirgeler için yiyecek toplamaya başlıyor. Flik ise başka böcek şehirlerine gidip, yardım istemek için koloniyi terk ediyor. Bunu yapan ilk karınca o çünkü “dışarıda olan” için korku senaryoları mevcut kolonide. Herkes onun öleceğini ya da çok geçmeden koloniye döneceğini düşünüyor.
Flik’in amacı kendilerine yardım edebilecek ve Hopper’la kavga edebilecek güçte böcekler bulmak. Bir grup sirk oyuncusu böcekle anlaşıyor ama ne Flik onların savaşçı olmadığını ne de sirk oyuncuları bu anlaşmanın çekirgelerle savaşmayı içerdiğini biliyor. Sonuçta bu plan Hopper’ı korkutup kaçırmıyor ancak koloniye neşe ve dostluk getiriyor. Koloni, Flik’in niyetinin iyi olduğunu da anlıyor, farklı olmanın doğrudan kötü bir şey olmadığını da.
"Bize ihtiyacı olan asıl sizsiniz! Biz sizin söylediğinizden daha güçlüyüz. Ve sen bunu biliyorsun değil mi? "
Vee Sonunda: Halkın Diktatörü devirmesi
Hopper karıncaların topladığı hasadı almaya yeniden geldiğinde bu sefer Flik ona cesurca karşı geliyor. Bunu gören Hopper, “Seni pislik, hayır yanıldım. Sen pislikten de aşağısın. Sen bir karıncasın!” diyor. “Bu tüm karıncalara ders olsun. Düşünmek çok tehlikeli bir şeydir. Sizler, bu dünyaya bize hizmet etmek için gelmiş akılsız yaratıklarsınız!”
Flik ise yöneticileri tarafından hor görülmüş bütün halklar için konuşuyor adeta: “Yanılıyorsun Hopper! Karıncalar çekirgelere hizmet etmek için dünyaya gelmemiştir. Bu karıncaların büyük işler yaptığını gördüm. Her yıl kendileri ve sizin için yiyecek toplamayı başarıyorlar. Öyleyse kim daha zayıf? Karıncalar çekirgelere hizmet etmez. Bize ihtiyacı olan asıl sizsiniz! Biz sizin söylediğinizden daha güçlüyüz. Ve sen bunu biliyorsun değil mi?"
Bu noktada, yalnızca faşizmde değil kapitalizm veya feodalizmde de gücünü anlayan ve birlik olan halkın, sömürgeci ve baskıcı azınlığı devirebileceğine gönderme yapılıyor. Çekirgeler, karıncalardan fiziksel olarak daha güçlü ancak karıncalar birleştiğinde ve artık çekirgelere ihtiyaç duymadıklarını anladıklarında bu sömürü düzenine bir dur diyebiliyor.
0 Yorum